İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Birliği Ortak Zirvesi’nden İsrail’e karşı kınama kararı çıkarken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da yer aldığı toplu fotoğrafta Azerbaycan lideri İlham Aliyev’in yer almaması dikkat çekti.
İsrail ile yakın ilişkilere sahip olan Azerbaycan adına zirveye Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov katıldı.
Zirvedeki konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan İsrail’e dönük söylemsel düzeyde sert tepkisini yinelerken, Bayramov tarafsız ve yumuşak bir çizgi tercih ederek “Gazze’de gerilimin düşürülmesi ve düşmanlıkların durdurulması” çağrısını yaptı.
Gazze’deki savaşın bölgesel bir savaşa dönüşmesi tehlikesi de uluslararası alanda konuşulmaya devam ederken, Azerbaycan’ın pozisyonu da gündeme geliyor.
Ocak 2023’te Tel Aviv’de büyükelçilik açan ve 7 Ekim öncesinde İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkilerin yakınlaşması sürecinde rol aldığı bilinen Azerbaycan’ın, bundan sonra nasıl tavır alacağı merak ediliyor.
‘AZERBAYCAN İNCE ÇİZGEDE YÜRÜYOR’
ABD merkezli haber-analiz sitesi Eurasianet’te 9 Kasım 2023 tarihinde yayımlanan “Türkiye-İsrail ilişkileri kötüleşirken Azerbaycan ince bir çizgide yürüyor” başlıklı analizde de Bakü’nün Gazze savaşında aldığı tavra değinildi.
Azerbaycanlı analist Rovshan Mammadli imzalı yazıda, “Gazze savaşı, Bakü’nün ‘kardeş’ ülkesi Türkiye ile bir diğer önemli stratejik ortağı İsrail arasındaki ilişkileri daha da kötüleştirdi” ifadelerine yer verilirken, İsrail ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin ise tarihi zirvede olduğuna işaret edildi.
Yazıda, “Bakü, uluslararası sahnede, Türkiye’yi uzaklaştırmaktan ve çatışmanın başlangıcından bu yana İsrail karşıtı duygularla dolu olan İslam dünyasındaki konumuna zarar vermekten kaçınırken İsrail ile bağlarını sürdürme çabasıyla ince bir çizgide yürüyor” denildi.
‘DİPLOMATİK DANS’
7 Ekim’deki ilk saldırının ardından Azerbaycan’ın da Türkiye gibi iki tarafa eşit mesafede pozisyon alarak tüm sivillere dönük şiddeti kınadığı, 27 Ekim’de BM Genel Kurulu’ndaki oylamada da Türkiye gibi ateşkes lehine oy kullandığı hatırlatılan yazıda, öte yandan, Azerbaycan’ın Tel Aviv’deki büyükelçiliği ve Azerbaycan-İsrail parlamentolar arası çalışma grubu aracılığıyla Hamas’ı kınadığına dikkat çekildi.
Azerbaycan, BM Genel Kurulu’nda Hamas’ı kınayan Kanada önergesinde ise karşı oy kullanmıştı.
Bakü’nün Gazze konusundaki tavrını “diplomatik dans” olarak tanımlayan yazar, kasım ayı başında Astana’da düzenlenen ve Aliyev ve Erdoğan’ın da katıldığı Türk Devletleri Teşkilatı zirvesinde İsrail’in saldırganlığına açıkça değinilmediğini ve sadece devam eden çatışmaya ilişkin endişelerin dile getirildiğini aktardı.
İRAN’A KARŞI PETROL VE SİLAH ORTAKLIĞI
Bakü’nün Tel Aviv ile yıllar içinde karmaşık stratejik ilişkiler kurduğu bilgisinin artık bir sır olmadığını, Aliyev’in 2009 yılında İsrail ile ilişkileri “Onda dokuzu su altında kalan bir buzdağına” benzettiğini belirten yazar, bu ortaklığın İsrail’den Azerbaycan’a petrol, Azerbaycan’dan İsrail’e ise silah satışlarıyla desteklendiğini, İsrail’in İran’a karşı keşif ve istihbarat faaliyetleri için Azerbaycan topraklarını kullandığını aktardı.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) verilerine göre, Azerbaycan’ın 2016-2020 dönemindeki toplam silah ithalatının yüzde 69’u İsrail’den yapıldı. İsrail’in silah ihracatında ise Azerbaycan yüzde 17’lik payla Hindistan’ın ardından ikinci sırada yer aldı.
İsrail’in petrol ithalatında da Azerbaycan, yaklaşık yüzde 40’lık payla ilk sırada bulunuyor.
Yazıda ayrıca, Aliyev yönetiminin muhalifleri ve gazetecileri gözetlemek için İsrail yapımı casus yazılım Pegasus’u kullandığı, İsrail’in ayrıca, Karabağ savaşında İsrail’e destek verdiği, Azerbaycan’ın da İsrail’i kınamaktan ve açıkça ateşkes çağrısı yapmaktan kaçındığı, ülkede İsrail karşıtı protestoların yapılmasının da önlendiği kaydedildi.
İSRAİL’DEN SOCAR’A AKDENİZ’DE GAZ LİSANSI
Bakü’nün Tel Aviv ile ilişkilerini sessizce geliştirdiğine dikkat çeken yazar, Azerbaycan devlet petrol şirketi Socar’ın ekim ayı sonunda İsrail’den Doğu Akdeniz’de doğalgaz arama lisansı aldığına işaret etti.
Yazıda, Azerbaycan’ın Türkiye ile İsrail’i uzlaştırma çabalarının da risk altında olduğu, iki ülkeden de karşılıklı olarak sert açıklamaların arttığı, ilişkilerin daha da bozulması durumunda Ankara’nın Bakü’den İsrail’e karşı destek isteyebileceği belirtildi.
Yazıda, “Türkiye ile olası bir fikir ayrılığı, uzun süredir kullanılan ‘iki devlet, tek millet” söylemine zarar verebilir” uyarısına da yer verildi.
ANKARA’NIN TEPKİSİ DE SÖYLEM DÜZEYİNDE
Öte yandan, Ankara’nın İsrail karşıtı tavrının da söylem düzeyinde kaldığı, Türkiye ile İsrail arasındaki ekonomik ve askeri ilişkilerin devam ettiği biliniyor.
Azerbaycan petrolü Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı aracılığıyla Türkiye üzerinden İsrail’e akmaya devam ediyor.
İslam İsbirligi Teşkilatı liderler toplantısından önceki uzmanlar toplantısında Azerbaycan ve Türkiye yetkililerinin, İran’ın İsrail’e karşı gündeme getirdiği ekonomik ambrago önerisini reddettiği bilgisi de basına yansımıştı.